Her gün yeni bir gün der ve başlarız halbuki bazı şeylerin tekrarı hep aynıdır iş,okul,çevre gibi mesai harcadığımız günlük rutinlerimiz..
Peki ne zaman dinleneceğiz düşüneceğiz öğrenip eğleneceğiz ? Sürekli koşuşturma içinde olan insanları izliyorum da zamanı harcamak konusunda çok gönlü bol davranıyorlar.Stres yorgunluk bir sürü irili ufaklı sorunu olan insanların sesinden kendini duyamamak,iş için yetişmesi gerekenler yüzünden kendine vakit ayıramamak uyuyamamak mesela müzik dinleyememek arkadaş,sevgili,aile sizinle paylaşacak güzel şeyleri olanlardan kilometrelerce uzak durmak sadece o bitmeyen koşuşturma döngüsü içinde kaybolmak..Peki mesai bittiğinde evine gittiğinde o zaman ne kadar kalabalık hisseder ki insan?
Seni yoran,inciten,değersiz kılan,dinlemeyen,anlamayanlardan uzaklaşmanı sağlayan o mesai sonrası ne hissedersin ilk mesela ne düşünürsün..Bir bardak kahve biraz müzik varsa günü paylaşacağın biri onunla konuşmak yoksa kendini dinlemek belkide sadece uyumak peki ama 10 saat süren maratonun 1 saatlik telafisi olur mu?
Kabul herkesin zamanı kendine erken kendine geç ama bazı ortak paydaları yok saymasak mesela yani ortak paylaşım kanalları bulsak kolaylaştırsak birbirimize zamanı zor mu kendimizden kendimizdeki yaralardan hastalıklardan bir an bile olsa sıyrılıp karşımızdakinin paydasına ortak olmak sormak mesela ona ne hissettiğini merak etsek mesela en çok hangi rengi sevdiğini bilsek çayı kaç şekerli içtiğini bilsek mesela en azından denesek sadece insan olan yönümüzle iyileştirmeyi..
Hepimizin seçimleriyle başa çıkmak zorunda kaldığı kararlar alması gereken belki yorgun belki sıkılmış anları bol bu zamanlarda bunları birbirimize yük etmeyi değil de paylaşarak hafifletmeyi isteyeceğimiz nice mesailere..
SEVGİLERİMLE..

Yorum bırakın