..MY BİRTHDAY..

Sevdiğiniz herkesle bol kahkahalı günleriniz olsun, dileğiyle..

Tam olarak 28 yaşından sesleniyorum; Şu sikik günleri doya doya yaşayın. Yalancılar yalanlarına devam edecek, size hayal kırıklığı yaşatanlar hayatına devam edecek, aileniz size asla büyümüşsünüz gözüyle bakamayacak, arkadaşlarınızdan elenenler olacak bir o kadar da yeni gelenler, yeniden aşık olacaksınız, yeniden sevebileceksiniz. Tabi bunlar devamında yeni hayal kırıklıkları, yeni yaralar, yeni umutsuzluklar, yeniden nükseden bir depresyon olarak size geri dönebilir. Aman dikkat, yıldızlar uyarıyor..

Yazdıklarım, yaşadıklarımdı. Yaşadıklarımsa yazdıklarımın bir bedeli. Hayatının amacını bulamamış insanın  kaybolmaya mahkum olduğunu, yolumu hiç bulamayarak tattım. Şimdilerde zırva gelen ”akışa kendini bırakmak” olayını aslında yıllarca yaşamışım. İlkokulda içinde olduğum halk oyunları, lisedeyken staj yaptığım anaokulu ve dershane, üniversitenin 4 yılındaysa iş, okul, dernekler ve topluluklar hayatımın akışına yön vermiş bense kendimi tam olarak onlara göre planlamışım. Üniversiteyi yedi yıl okuduğumu göz önüne alırsak, ki son senesi pandemiye denk geldi, bu seferde direksiyona depresyonum geçmiş. Ben kayboldum sanmışım. Oysa bana yön veren bir hayat yaşamışım. Kendi yolumu inşa etiğim bir hayat mı yaşadım, evet. Bu inşa edilen yapı yamuk mu, evet. Bundan memnun muyum, kısmen. Böyle devam etmek istiyor muyum, hayır..

Tatlı bir göbüşüm var şuan onun için ve pek tabi sağlığım için spora başlıyorum. Müziğe, aslında sanata olan hayranlığım dans etmek ve dinlemekten öteye geçmeli artık, kemanımı yeniden alıyorum elime. Şimdilik 3 tane köpek annesiyim, onların mamaları ve bakımları için, sokaktaki kankaları için işe geri dönüyorum. Bana hayal kırıklıkları, yalanlar, öfke nöbetleri, midede kıpırtılı uyarı yaratan aşktan ve şüphe uyandıranlardan, kısaca hatalığı tetikleyenlerden arınıyorum ve bana sevgisini koşulsuz sunan aileme, haklılığım kadar haksızlığımı da dürüstçe söyleyebilen dostlarıma ve elbette kalbimdeki cıvıltıya yol açan aşka yüzümü geri dönüyorum..

Buraya kadar olan kısım hayatın pembesi. Şimdi yüzümüzü dönme cesareti gösterebileceğimiz karanlığa gelelim: kırgınlıklar yaşasam da, haksızlığa uğrasam da, ağlasam da günlerce, yalnız ve çaresiz hissedeceğim, kabuğumu kırmak için hayattan alacağım o sert darbelere de, hayatın yaşattığı yetmezmiş gibi bir de duymak zorunda bıraktığı gerçeklere de yüzümü dönüyorum elbet..

Vereceğiniz savaşlar bitmeyecek, hastalıklar, ölümler, ayrılıklar, terk edilişler. Bunun yanında dünyadan gelecek olan olumsuz haberler; iklim sorunları, ekonominin kötüye gidişi, salgınlar, ülkeler arasında olan sanki eski sevgilisini ayrılır ayrılmaz yeni biriyle görmüş olma gerginlikleri, insanların zulmü. Kalpte travma yaşatacak her şey yanında panzehiriyle gelecektir. Yeter ki onu  isteyip istemediğinden emin ol..

Hayat yaşlıların sonunu bildiği, gençlerinse heyecanla beklediği bir dize sürprizlerle dolu. Tadını çıkarman dileğiyle..

..SEVGİLERİMLE..

Yorumlar

Yorum bırakın